"LEED SERTÝFÝKALI YAPILAR YATIRIMCIYA DAHA ÇOK KAZANDIRIYOR"

Sürdürülebilir mimarlýðýn Türkiye'deki en önemli temsilcilerinden biri olan Avcý Architects'in kurucusu Selçuk Avcý, tasarýmlarýnda gerçekleþtirdiði ekolojik uygulamalarla binalarda %50'ye varan oranlarda enerji tasarrufu saðlýyor.

Mimari tasarýmlarýný sürdürülebilirlik ilkelerini temel alarak geliþtiren ve hem yurt içinde hem de yurt dýþýnda birçok ödüllü projeye imza atan Avcý Architects, tasarladýðý yeþil binalarda iklimsel ve ekonomik verilere dair çözümler geliþtirerek %50'ye yakýn enerji tasarrufu saðlýyor.

Avcý Architects kurucusu Mimar Selçuk Avcý'nýn yeþil bina teknolojilerini bir adým öteye taþýyarak termal labirent sistemini Türkiye'de ilk kez kullandýðý, 2014 Building Awards'da En Ýyi Uluslararasý Yapý Ödülü'ne layýk görülen ve LEED Platinum sertifikalý Türkiye Müteahhitler Birliði Merkez Binasý, bünyesindeki çok çeþitli ekolojik uygulamalar sayesinde standart binalara oranla yüzde 50'ye yakýn enerji tasarrufu saðlýyor ve bu nitelikleriyle de hala Türk inþaat sektörüne öncülük ediyor. Ayrýca son olarak, gayrimenkul sektöründe ve yatýrým yönetiminde küresel ölçekte danýþmanlýk ve profesyonel destek hizmeti veren Amerika merkezli Jones Lang LaSalle (JLL) þirketinin, Dünya Yeþil Bina Konseyi (WGBC) ile birlikte geliþtirdiði ''Ofislerde Saðlýk, Refah ve Verimlilik'' baþlýklý araþtýrma kapsamýnda Türkiye'den yer alan tek yapý olan Türkiye Müteahhitler Birliði Merkez Binasý, ofislerdeki havanýn temizliði ve havalandýrma konusunda dünya çapýnda örnek bina olarak gösteriliyor.

"LEED sertifikalý yapýlarýn metrekaresi 1700 dolar daha fazla"

Çalýþmalarýný Londra, Ýstanbul ve Ljubljana'daki stüdyolarýnda sürdüren, mimari ve iç mimari tasarýmlarýn yanýnda, sergileme ve sahne tasarýmýný da içeren geniþ bir skalada projeler üreten Avcý Architects'in kurucusu ve ÇEDBÝK (Çevre Dostu Yeþil Binalar Derneði) Yönetim Kurulu Eski Baþkan Yardýmcýsý Mimar Selçuk Avcý, günümüzde sürdürülebilirliðin yalnýzca 'geri dönüþüm' anlamýnda deðil, alternatif malzemeler ve uygulama teknikleri, teknolojik geliþmeler, tasarým aþamalarýnda öngörülen enerji istatistikleri gibi özellikleriyle de ele alýndýðýný dile getirerek, mimar ve iþveren açýsýndan önemli bir yere sahip olan tasarýmýn ekonomik boyutlarýnýn da artýk sürdürülebilirlik çerçevesi içerisinde deðerlendirilmesi gerektiðinin altýný çiziyor.

Geri dönüþüme olanak tanýyan yapý sistemlerinin ekonomik potansiyelinin, pazar payý içerisindeki oranýnýn her geçen gün arttýðýný söyleyen Selçuk Avcý, Ýngiliz mühendislik ve müþavirlik þirketi McGraw-Hill Construction'ýn 2013 tarihli World Green Building Trends raporuna vurgu yaparak, yeþil binalarýn firmalarýn toplam faaliyetleri içerisindeki payýnýn 2009'da %13, 2012'de %28 olduðunu, 2015 yýlýnda ise en az %60 seviyesine çýkmasýnýn beklendiðini söylüyor ve sürdürülebilir yapýlarýn ticari anlamda yatýrýmcýya da saðladýðý kazanýmlarý yapýlan araþtýrmalar üzerinden þöyle örnekliyor: "Amerika merkezli CoStar Group'un 2008'de ortaya koyduðu araþtýrma sonuçlarýnda, LEED sertifikalý yapýlarýn sertifika sahibi olmayan yapýlara göre doluluk oranlarýnda %4 artýþ olduðu ve satýþ fiyatlarýnýn metrekare baþýna $1700 daha fazla olduðu belirtilmiþ. Yine Amerika merkezli Northwest Multiple Listing Service'in yaptýðý bir araþtýrmada ise, Seattle'daki çevre dostu evlerin diðer evlere oranla %24 daha hýzlý satýldýðý ve %5,9 daha fazla prim yaptýðý gözlenmiþ."

Yenilenebilir enerji kaynaklarý ve bilinçli tüketim

Sürdürebilirliðin sadece yapý ölçeðinde deðil, sürdürülebilir ekonomi açýsýndan da irdelenmesi gerektiðinin altýný çizen Selçuk Avcý, Enerji ve Isý Tasarrufu Derneði (ETADER)'in araþtýrmalarýna dikkat çekerek, Türkiye'deki yapýlarda merkezi ýsýtma sistemini kullanan yaklaþýk 2 milyon konutun yenilenebilir enerji kaynaklarý kullanýmý ve bilinçli enerji tüketimi ile yýlda 1,2 milyarlýk TL tasarruf getirebileceðini belirtiyor. Selçuk Avcý, Türkiyenin enerji ithalatýnda tükettiði enerjinin dörtte üçüyle hala dýþarýya baðýmlý bir ülke olmasý ve bunun giderek artmasý dolayýsýyla, yerli kaynak üretim ve tüketim politikalarýnda ciddi adýmlar atýlmasý gerektiðini vurguluyor. Bununla birlikte, enerji verimliliðinin sadece noktasal olarak tasarlanan yapýlar üzerinden deðil, "küresel ölçekte'' de düþünülmesi gerektiðinin önemli olduðunu belirterek, Ocak 2015 Türkiye Enerji Raporu'ndaki verilere dikkat çekiyor: "1990-2013 arasý Türkiyede'ki genel enerji dengesine bakýldýðýnda, 1990'dan 2013'e birincil enerji talebi %127,39 ithalat %211,62 artarken, yerli üretimdeki artýş %24,78 ile sýnýrlý kalmýştýr. 2014'teki enerji maddeleri ithalatý $54.785.000.000 iken, 2015-2017 dönemi için yýllýk ortalama $59.874.000.000  ithalat bedeli öngörülmektedir.

Mimar Selçuk Avcý, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarýmýz deðerlendirildiðinde, ayný rapora göre elektrik üretimi amacýyla kullanýlabilecek güneþ enerjisinin henüz sadece binde biri-ikisi'in deðerlendirildiðini, oysa Türkiye'nin güneşe dayalý yýllýk 400 milyar kWh elektrik üretim kapasitesi, 2014'te tükettiğimiz elektriğin bir buçuk katýndan daha fazla olduðunu yineliyor. Ayrýca, bir konutun enerji faturasýnýn %80'nini ýsýtma ve soðutma enerjisinin oluþturduðunu ve bir alaný soðutmak için harcadýðýmýz enerjinin ýsýtmak için harcadýðýmýz enerjiden 3 kat fazla olduðu göz önüne alýndýðýnda, her konuta düþen yýllýk 500 TL'lik ek maaliyetin enerji verimliliði açýsýndan oldukça önemli olduðuna iþaret ediyor.   

"Düþük enerjili ve sýfýr emisyonlu binalar tasarlanmalý"

Sürdürülebilir yapý tasarýmýnýn 'yeþil bina' trendinden ibaret olmadýðýný önemle vurgulayan Selçuk Avcý, tasarým süreçlerindeki verilerin tam anlamýyla gözden geçirilip tanýmlanmasýyla ve yerel kaynaklarýn kullanýmýyla yapý uygulamalarýnýn iyileþtirilebileceðini dile getiriyor ve sürdürülebilirliðin etik, ekonomik ve ekolojik ana eksenlerinde ele alýnmasý gerektiðini vurguluyor. Sürdürülebilirliðin, teknolojik geliþmelerle birlikte yapýnýn hem üretim hem de kullaným süreçlerini daha verimli kýldýðýný söyleyen Selçuk Avcý, bu yüzden düþük enerjili ve sýfýr emisyonlu binalar tasarlamanýn artýk kaçýnýlmaz bir konumda olmasý gerektiðini vurguluyor ve bunun olasý ekonomik yansýmalarýný evrensel verilerle birlikte deðerlendiriyor: "Dünya Enerji Ajansý'nýn verilerine göre, mevcut teknolojileri kullanarak tasarlanan yapý üretimlerinde 2030 yýlýna kadar karbon salýnýmlarýnýn %33 oranýnda azaltýlmasý gerekiyor. Bu verilerin ýþýðýnda 2050'de bu oranýn %50-85 arasýnda olmasý bekleniyor. Eðer küresel ýsýnma riskleri göz önüne alýnmazsa ve uygulanabilir ekonomik adýmlar atýlmazsa dünya GSHÝY'sýnýn (Gayri Safi Yurt Ýçi Hasýla) %5-20 arasýnda olmasý tahmin ediliyor. Yani binalardaki karbon salýnýmlarýnýn istenilen düzeye indirilebilmesi için gereken yatýrým miktarlarý dünya GSHÝY'sýnýn %1 seviyesinde olmasý öngörülüyor."

Selçuk Avcý, Avrupa Birliði ülkelerindeki yapýlarýn %95'inin "passive house'' (pasif ev) yöntemleriyle tasarlanýp uygulandýðýný ve 2019 yýlýnda AB ülkelerindeki tüm yapýlarda bu uygulamanýn zorunlu hale getirilmesinin öngörüldüðünü dile getiriyor ve bu durumun Türkiye'deki yapý üretimine göre 20 kat daha çok enerji üretimi ve sýfýr emisyon salýnýmlý yapýlarý iþaret ettiðini vurguluyor. Sürdürülebilir yapýlarýn en önemli enerji kaynaðý olan güneþten faydalanabilmek için solar panellerin kullanýmýnýn da arttýrýlmasý gerektiðini söyleyen Selçuk Avcý, enerji üretim-tüketim dengesinin saðlanmasýnýn oldukça önemli olduðunun altýný çiziyor ve ekliyor: "Küresel ýsýnma raporlarýnda 20 sene içersinde ýsýnmadan dolayý kayýplarýn 1 trilyar dolara ulaþabileceðini ve bununla baþa çýkmak için yaklaþýk $200 milyar bir yatýrýmýn gerektiðinden bahsediliyor. Bu yüzden global verileri dikkate almalýyýz ve Türkiye'deki mevcut uygulamalarý yeniden gözden geçirmeliyiz."

Yorumlar

Top