İZOCAM YALITIMLI BİNALARA DİKKAT ÇEKİYOR

İZOCAM YALITIMLI BİNALARA DİKKAT ÇEKİYOR

İzocam, her yıl 8 Kasım'da kutlanan Dünya şehircilik Günü vesilesiyle konforlu, enerji verimli ve sürdürülebilir şehirler için "yalıtım"ın önemini vurguluyor. Kentsel Dönüşümün ısı ve ses yalıtımlı, enerji verimliliği yüksek, yangın güvenliği sağlanmış yeni binaların inşa edilmesi için büyük bir fırsat olduğunun altı çiziliyor.

Dünya şehircilik Günü'nde İzocam özellikle de konforlu yaşam alanları yaratılmasında yalıtımın çok etkili olduğunun altını çiziyor. Buna bağlı olarak da Kentsel Dönüşüm'ün en verimli şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.

şehirlerin sunduğu en büyük rahat konforlu yaşam alanlarıdır. Bu nedenle evlerimizde en çok aradığımız özellik konfordur. Yaşam alanlarımızın istediğimiz sıcaklıkta olması, sokak ve komşu gürültüsünden arındırılmış, güven dolu alanlarda yaşamak şehirdeki insanın en büyük arzusu. Konfor alanı olarak tanımladığımız evlerimizde, istenen ısıyı, yangın güvenliğini sağlamak ve istenmeyen seslerleri dışarıda tutmak yalıtım ile gerçekleşebiliyor.

Doğru malzeme ile yapılan kalın yalıtım uygulamaları ile olası bir yangın halinde azami ölçüde can ve mal kaybı önlenebiliyor. Çünkü kalın şekilde uygulanan A1 sınıfı ürünler, "yanmaz" özelliği sayesinde kolay tutuşmuyor ve duman yaymıyor. Kalın yalıtım uygulamaları, ses geçirgenliğini sıfırlıyor ve hem dış gürültülerden hem de komşu daire veya binadan gelebilecek gürültülerin evin içine girmesini engelliyor. Kuşkusuz ki istenen sıcaklık konforunu en iyi şekilde yine kalın yalıtım sağlıyor.

Kentsel Dönüşüm sayesinde, çarpık yapılaşma içindeki niteliksiz konut stoğunun hızlı ve güvenli yenilenmesine, daha etkin enerji verimliliği sağlanmasına, sağlıklı çevre koşullarına kavuşulmasına olanak tanıyan bir süreçten geçiyoruz. Kentsel Dönüşüm'ün, yapılardaki yalıtımın doğru malzeme ile doğru kalınlıkta uygulanması sayesinde sürdürülebilir şehirlerler yaratmak için bir fırsat olduğunu söyleyebiliriz.

İzocam Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fatih Öktem; Dünya şehircilik Günü'nde "Kentsel Dönüşüm" ve yaşam alanı konforunun gerekliliğini bir kez daha vurguluyor. "Ülkemizde niteliksiz ve sağlıksız yapılaşma sorununu ortadan kaldırmaya yönelik çıkartılan Kentsel Dönüşüm yasasının bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. İnsanların daha konforlu mekanlarda yaşamlarını sürdürmesi gerektiğine ve yaşam alanı konforunun en temel hak olduğuna inanıyoruz. Kentsel Dönüşüm ile enerji etkin binaların tasarlanarak hayata geçirilmesine imkan tanınırken, ısı ve ses yalıtımı, yangın güvenliği uygulamaları da Kentsel Dönüşüm sayesinde artacaktır."

Ülkemizdeki mevcut yapı stoğunun %75'i yalıtımsız. 2000'den sonra yapılan yapıların çoğunda ise uygulanan yalıtım kalınlıkları yetersiz. Enerji verimliliği açısından ülkemizde konuyla ilgili standardı belirleyen "TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları" ile hesaplanan yalıtım kalınlıklarına ve "Binalarda Enerji Performans Yönetmelik" gereklerine baktığımızda, sürdürülebilirlik ve düşük karbon ekonomisi çerçevesinde gelecek için güncellenmelerine ihtiyaç olduğu anlaşılıyor. Standardın belirlediği asgari yalıtım kalınlıkları ve yönetmelik limit değerleri, geleceğin dünyasının ihtiyaçlarına yeterli şekilde cevap veremiyor.

Fatih Öktem, yalıtım konusunda ülkemizde kat edilecek çok yol olduğunu Avrpa'dan da verdiği örneklerle dile getiriyor. "Enerjisinin yüzde 72'den fazlasını yurt dışından karşılayan ülkemizin 60 milyar dolar enerji ithalatı bulunuyor. Oysa bu oran yalıtımla düşürülebilir. Türkiye'de enerjinin yüzde 35'i konutlarda, yüzde 35-40'ı sanayide, geri kalanı araçlarda kullanılıyor. Ülkemizde 77 milyon insan yaşıyor. Avrupa'da aynı iklimdeki ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye'nin normal olarak yalıtım sektörü büyüklüğünün mevcut yönetmeliklerle yılda 50 milyon metreküpten fazla olması gerekiyor. Oysa henüz 16 milyon m??'teyiz. Denetiminin yetersiz olduğu ülkemizde yalıtım kriterlerinin ne yazık ki layıkıyla uygulanmadığını görüyoruz."  



Yorumlar

Top