logo
DEPREMÝN ÇARESÝ RANTSAL DEðÝL KENTSEL DÖNÜþÜM

DEPREMÝN ÇARESÝ RANTSAL DEðÝL KENTSEL DÖNÜþÜM

Beþik gibi sallanmasýna raðmen iki kiþinin hayatýný kaybettiði Yeni Zelanda depremi akýllara yine Türkiye'de yaþanan ve yaþanmasý muhtemel depremleri getirdi.

Yeni Zelanda'da yaþanan 7.8 büyüklüðündeki deprem ve iki gün dolmadan 1.200'ü geçen artçý sarsýntýlarýn ardýndan ülkede iki kiþinin hayatýný kaybetmiþ olmasý "Bu deprem yakýn zamanda Türkiye'de olsa neler olurdu?" sorusunu bir kez daha akýllara getirdi. Biliyoruz ki 17 Aðustos 1999 tarihinde gerçekleþen 7,5 þiddetindeki Marmara Depremi'nde resmi raporlara göre; 17 bin 480 kiþi hayatýný kaybetti, 23 bin 781 kiþi yaralandý, 505 kiþi sakat kaldý. 285 bin 211 konut ve 42 bin 902 iþyeri de hasar gördü.

Deprem deðil bina öldürür!
Adým adým yaklaþan Marmara depreminin endiþelerini yoðun olarak yaþadýðýmýz bugünlerde, aslýnda "deprem deðil bina öldürür" gerçeðinin bir kez daha gözler önüne serildiðini vurgulayan Çukurova Gayrimenkul Yönetim Kurulu Baþkaný Tamer Son, ülke genelinde kentsel dönüþüm çalýþmalarýnýn acil olarak hýzlanmasý gerektiðini söyledi. Yüzölçümünün yüzde 92'si deprem kuþaðýnda bulunan Türkiye'de yaklaþýk 18 milyonu aþan yapý stoðunun yüzde 67'sinin ruhsatsýz ve kaçak, yüzde 60'ýnýn ise 20 yaþýn üzerindeki konutlardan oluþtuðunu hatýrlatan Tamer Son, Türk halkýna acilen 1999 depreminden sonra güvenilir firmalarýn inþa ettiði konutlara taþýnmalarý ve binalarýný yenilemek için harekete geçmeleri gerektiði mesajýný verdi. Geçtiðimiz günlerde 6306 Sayýlý Kentsel Dönüþüm Yasasý'nýn uygulama yönetmeliðinde yapýlan radikal deðiþikliklerle bina yenileme sürecinin çok daha hýzlý ilerleyeceðine dikkat çeken Tamer Son, sürecin saðlýklý iþlemesi için bina sahipleri ve firmalarýn kentsel dönüþüm fýrsatýný rant yarýþýna çevirmeye çalýþmak yerine çözümcül bir yaklaþýmla ilerlemeleri gerektiðini söyledi.

Güvenli ve sürdürülebilir binalar için doðru seçim önemli
Deprem ülkesi Türkiye'de insanlarýn huzur içinde yaþayabilecekleri, dayanýklý, uzun ömürlü, güvenli ve sürdürülebilir projeler inþa edilmesi gerekliliðinin altýný çizen Tamer Son, þunlarý aktardý; "Kentsel dönüþümle birlikte Deprem Yönetmeliði'ne uygun olarak kaliteli malzemeler ve en son inþaat teknolojileri ile inþa edilmiþ binalarýn sayýsý hýzla artacak. Bu doðrultuda tüketicilerin de kentsel dönüþüm sürecinde binalarýný yeniletirken ya da konut seçerken hem statik hem de estetik deðerleri sorgulamalarý gerekiyor. Zemin etüdünden projelendirmeye, malzeme kalitesinden yapým faaliyetine kadar bina üretim sürecinin her aþamasýnda alýnacak mühendislik hizmeti yapýlarýn güvenli ve sürdürülebilir olmasýnýn en önemli teminatý. Bu nedenle mühendislik ve mimarlýk hizmetlerine gereken önemi veren inþaat firmalarýný tercih etmek çok önemli."

Hedef 6,5 milyon bina, gerçekleþen 120 bin!..
Türkiye'de kentsel dönüþüm sürecinin 2012 yýlýnda baþladýðýný ve resmi rakamlara göre ilk etapta yaklaþýk 6,5 milyon binanýn yenilenmesinin hedeflendiðini hatýrlatan Tamer Son, Ýstanbul Kentsel Dönüþüm Derneði'nin açýklamalarýna göre 4 senede sadece 120 bin binanýn kentsel dönüþüm sistemine girdiðine dikkat çekti. Bugüne kadar süreci týkayan pek çok nedenden ötürü kentsel dönüþümün yavaþ ilerlediðini belirten Tamer Son, Kentsel Dönüþüm Yasasý'nýn uygulama yönetmeliðinde yapýlan deðiþiklikler ile yatýrýmcýlarýn ve konutunu yenilemek isteyen mülk sahiplerinin önündeki engellerin ortadan kalktýðýný belirtti.

Kentsel dönüþüm milli davamýz?à
"Ülkemiz için yolu, altyapýsý, yeþil alaný ve sosyal imkanlarý ile planlý, saðlýklý ve sürdürülebilir þehirler ancak kentsel dönüþümle saðlanabilir" diyen Tamer Son, sözlerini þöyle sürdürdü; "þehir planlamasýný bütüncül ve sistematik bir anlayýþla yapmak, gelecek nesillere kaliteli yaþam imkaný tanýmak ve olasý felaketlerde kayýplarý en aza indirgemek için kentsel dönüþüm fýrsatýný iyi deðerlendirmek gerekiyor. 2012 yýlýnda baþlatýlan bu süreç aslýnda 1999 depremi sonrasý kaybedilen onca zamaný bir nebze de olsa telafi edecek gibi görünüyor. Kentsel dönüþüm ülkemiz, ekonomimiz ve insanýmýz için zorunlu bir süreç. Geçmiþten gelen çarpýk kentleþme sorununun çözülmesi, gecekondularýn ve sosyal donatýlardan yoksun yaþam alanlarýnýn yeniden yaratýlmasý, kentlerin kültürümüze ve mimarimize uygun, çaðdaþ yapýlara kavuþmasý için bu fýrsat çok iyi deðerlendirilmeli ve bu konuya milli bir dava gözüyle bakýlmalý."

Yorumlar

DÝÐER Haberler

Top