'AÇIKLANAN PAKETLER, KONUT ÜRETÝMÝ ÝÇÝN CÝDDÝ BÝR TEÞVÝK OLUÞTURACAKTIR'

'AÇIKLANAN PAKETLER, KONUT ÜRETÝMÝ ÝÇÝN CÝDDÝ BÝR TEÞVÝK OLUÞTURACAKTIR'

Ege Yapý Yönetim Kurulu Baþkaný H. Ýnanç Kabadayý; Dünya’da ve Türkiye’de enflasyonist ortam ve hayat pahalýlýðý son dönemde gündemi oldukça meþgul ediyor. Atýlan bu adýmlar ile açýklanan paketler, konut üretimi için ciddi bir teþvik oluþturacaktýr.


Genel perspektiften bakacak olursak, pandemiyle baþlayan daha sonra uluslararasý ürün tedarik zincirinin kýrýlmasýyla beraber oluþan emtia fiyatlarýndaki artýþlar ve akabinde son dönemdeki Rusya ve Ukrayna arasýnda yaþanan savaþla beraber maliyetleri negatif etkileyen durumlar oluþtu. Son iki yýldýr yaþanan süreç içerisinde mobilite ve hareketliliðin azalmasýyla konut üretimi de ciddi þekilde kýsýtlanmýþtý. Son zamanlarda da konut arzýyla ilgili talebi karþýlayacak þekilde yeterli konut üretilemedi. Bunu hýzlandýrmak için de birkaç tane adým atýldý. Dünya’da ve Türkiye’de enflasyonist ortam ve hayat pahalýlýðý son dönemde gündemi oldukça meþgul ediyor. Atýlan bu adýmlar ile açýklanan paketler, konut üretimi için ciddi bir teþvik oluþturacaktýr.

Konut finansmaný konusunda sunulan 3 ayrý paket, tüketiciler açýsýndan da ciddi fýrsatlar barýndýrýyor. Bu konuda belirlenen iki tane önemli kriter var. Bunlardan ilki birinci el olmasý, ikincisi ise satýn alýnacak konut fiyatýnýn 2 milyon TL’ye kadar olmasý. Sunulan avantajlardan en önemlisi ise 2 milyon TL’ye kadar 10 yýl vadeli, aylýk yüzde 0,99 faiz ile kredi imkâný. Bu avantajlar aslýnda tamamen tüketicinin üzerindeki kredi maliyetini azaltacak, tüketiciyi ihtiyacý olan konuta ulaþtýracak.

Bu fýrsatlarla beraber önümüzdeki günlerde, belirlenen kriterlere uygun konutlarda ciddi þekilde yansýmasýný göreceðiz. Açýklanan finansman paketlerinin piyasaya da tüketiciye de çok olumlu bir katkýsý olacak. Konut piyasasýnda son dönemlerde özellikle iki önemli sorun var. Bunlardan en önemlisi tüketicinin konuta eriþiminde karþýlaþtýðý maddi yetersizlik ve kredi imkânýnýn azlýðý gibi engeller. Diðeri ise arz yönünde yaþanan sýkýntýlar diyebiliriz. Üretimin yavaþlamasý ve azalmasýnýn sebebiyle arz talep arasýnda bir dengesizlik oluþtu. Bu dengesizliði bir an önce stabil hale getirmek için atýlan bu tür adýmlar ile arzý hýzlý bir þekilde artýrmamýz lazým.

Sunulan paketlerde, Mayýs ayý baþý itibarýyla asgari yüzde 40’ý tamamlanmýþ ve asgari yüzde 50’si satýlmamýþ olan inþaat projelerinin bir an önce tamamlanabilmesi için de 20 milyar liralýk bir kaynak ayrýldýðý açýklandý. Bu miktar bir baþlangýç da olabilir ve kullanýldýktan sonra bu rakam artýrýlabilir. Ýnþaat seviyesinin asgari yüzde 40 olmasý þartý ile yüzde 50’sinin satýlmamýþ olmasýndaki amaç ise önce ihtiyaç olan ürünün piyasaya sürülmesinin hedeflenmesi. Diðer taraftan TOKÝ’ye de 30 milyar TL gibi bir kaynak aktarýmý var. Bu iki adým ile beraber basit bir matematikle 120 ile 150 bin civarý arasýnda yeni konut üretilebilir. Bu durumun önümüzdeki 1 yýllýk sürece çok büyük etkisi olacaktýr. Özellikle düþük ve orta gelirli tüketicilerin konut alabilmesi açýsýndan arzýn artýrýlmasýna yönelik desteklerin çoðalmasýný bekliyoruz.

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar

Top