'TÜRKİYE; ÜLKE EKONOMİSİ VE İNŞAAT SEKTÖRÜ AÇISINDAN SON DERECE GÜÇLÜ, POTANSİYELİ YÜKSEK BİR ÜLKE'

GYODER’in düzenlediği 17. Gayrimenkul Zirvesi’ne konuşmacı olarak katılan ARTAŞ İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya; Gayrimenkulün ekonomideki rolü, yatırımların ekonomiye yansımaları, sektörün beklenti ve ihtiyaçlarına yönelik açıklamalarda bulundu.

İnşaat ve gayrimenkul sektörünün Türkiye’nin kalkınmasında her zaman lokomotif olduğunu belirten Çetinsaya, “Türkiye, potansiyeli yüksek bir ülke. Gerek ülke ekonomisi, gerekse inşaat sektörü son derece güçlü. Sektör özellikle son 20 yıl içinde çok büyük yol kat etti. Devlet ve özel sektör eliyle dünya ölçeğinde dev projeler bir bir hayata geçirildi. Ülke geneline yayılan bir kalite yakalandı. Bugün, sektörümüzün temsilcileri uluslararası arenada boy gösteriyor ve küresel çapta projeler geliştiriyor.

Ancak son dönemde yaşadığımız ani fiyat artışları ve buna bağlı yüksek enflasyon her vatandaşı, her sektörü etkilediği gibi inşaat ve gayrimenkul sektörü de etkilendi. Son iki yıl içinde inşaat maliyetlerinde, bilhassa demir-çimento fiyatlarında ciddi bir artış yaşandı. Yine yüksek arsa maliyetleri, yüksek enflasyon ile birlikte konut fiyatlarına yansıdı.

Son iki yılda konut kredi faiz oranları arttı. Sektörün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı önderliğinde konut kredi faizlerinin düşürülmesi noktasında bir beklentisi var. Bu gerçekleşirse sonrasında yapılacak kampanyalarla vatandaşların konuta erişiminin kolaylaşacağını öngörüyoruz.

Yüksek enflasyon sebebiyle konut erişimine zorlanan vatandaşlarımız için bildiğiniz üzere Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı önderliğinde TOKİ; 500 bin sosyal konut, 1 milyon arsa ve 50 bin işyeri projesini geliştirdi. Konutlar için ilk temel atıldı. Uzun yıllara yayılan vadelendirme, düşük taksit seçenekleriyle kira öder gibi cazip hale getirilen bu projenin vatandaşın alım gücü ile doğru orantılı bir şekilde planlanmış olması çok güzel. Emeği geçenlere teşekkür ederim. Vatandaşların bu birikimi sonuç olarak bir gayrimenkul yatırımına dönüşecek.

Türkiye olarak şuan dünyada Çin’den sonra ikinci müteahhitlik ülkesi. Amerika, Almanya, İngiltere gibi ülkelerin çok önündeyiz. Kaliteli malzeme, 1. sınıf işçilik, hız, bilgi ve tecrübe olarak da çok iyi bir durumdayız. Biz 500 bin değil, 1 milyon konutu da yapabilecek alt yapıya, bilgi ve donanıma sahibiz.

İnanıyorum ki; Ülkemiz, sektördeki yeni yatırımları ve diğer dinamikleriyle büyümesine devam edecektir.”