ERHAN MATARACI TÜRKÝYE'NÝN ÝNÞAAT SORUNUNU VE ÇÖZÜMLERÝNÝ TEK TEK ANLATTI

ERHAN MATARACI TÜRKÝYE'NÝN ÝNÞAAT SORUNUNU VE ÇÖZÜMLERÝNÝ TEK TEK ANLATTI

Adalet Bakanlýðý, Kahramanmaraþ merkezli depremlerden etkilenen illerde afetten altý gün sonra 11 Þubat’ta Deprem Suçlarý Soruþturma Bürolarý kurulmasýna karar verdi. Deprem bölgesinde çok sayýda savcý görevlendirildi. Yýkýlan ve hasarlý yapýlarýn müteahhitleriyle ilgili soruþturmalar sürerken Uluslararasý Mühendis Erhan Mataracý Türkiye’nin inþaat sorununu ve çözümlerini tek tek anlattý.


Þu ana kadar 29.605 vatandaþýmýzýn hayatýný kaybettiði 80 bin 278 vatandaþýmýzýn da yaralandýðý depremin ardýndan en çok tartýþýlan müteahhitler oldu. Þehirlerin yeniden inþasýnýn katý bir uygulamayla yapýlýp sadece yýkýlan binalarý yapanlarý deðil, imzayý atanlarýn da tutuklamasý gerektiði görüþü dillendirilmeye baþlarken uluslararasý mühendis Erhan Mataracý, dünyadan örneklerle projelerin nasýl olmasý gerektiðini aktardý.


MÜTEAHHÝTLERÝN YAPI DENETÝM FÝRMASIYLA ANLAÞTIÐI TEK ÜLKE TÜRKÝYE

Ýnþaat projelerinde Dünya’nýn her yerinde geçerli olan bazý kurallar ve bir hiyerarþi olduðunu belirten Mataracý, “Ýþin sahibi olan kurumlar iþin tamamýný veya belli kýsýmlarýný firmalarla sözleþmeler imzalayarak yaptýrýrlar. Hemen hemen her yerde, bir de üçüncü taraf gözetim kuruluþu denen kuruluþlar olur ve bunlar iþin sahibi tarafýndan tutulurlar ve iþin proje aþamasýndan baþlarlar ve teslimatýn sonuna kadar her aþamayý tek tek kontrol ederler. Türkiye üçüncü taraf kontrol kuruluþlarýnýn iþi yapan müteahhitler tarafýndan tutulduðu ve parasýnýn ödendiði tek ülkedir diyebiliriz. Normalde bu firmalar iþin sahibinin, iþi yapaný kontrol etmesi amacýyla ayrý bir ihaleyle kararlaþtýrýlmalýdýr” diyor.

PARAYI VEREN DÜDÜÐÜ ÇALIYOR

Müteahhitlerin yapý denetim firmalarýyla anlaþma imzalamasýnýn sakýncalarýna vurgu yapan Erhan Mataracý, “Parayý veren düdüðü çalýþýyor, müteahhit kontrolcü kuruluþ karþýsýnda istediði yaptýrým gücüne sahip oluyor. Maalesef üçüncü taraf kuruluþlar da yeterli bilgiye genelde sahip deðiller” diyerek inþaat projelerinde denetim mekanizmalarýnýn bu yöntemle fiilen devre dýþý býrakýldýðýný belirtiyor.

IRAK BÝLE BÝZDEN ÝYÝ DENETLÝYOR!

Uluslararasý mühendis Erhan Mataracý’nýn Türkiye’deki inþaat projeleriyle dünyadaki projeler arasýnda karþýlaþtýrma yaptýðý bölümde listesine Almanya, Amerika, Japonya gibi mühendisliðin ilerlemiþ olduðu ülkeleri almadan aktardýðý bilgilere göre ülkemizde denetim mekanizmasýnýn üçüncü dünya ülkeleri seviyesinin de altýnda olduðu ortaya çýkýyor. Mataracý’nýn Irak, Moritanya ve Afganistan’dan verdiði örnekler Türkiye’den ne kadar ileri düzeyde olduðu gerçeðini gözler önüne seriyor.

ÝÞTE O ÖRNEKLER:

IRAK: Uzun yýllar Irak’ýn Basra þehrinde petrol boru hattý inþaatlarýnda çalýþtým, bu projelerin ta baþýnda kontrol personellerinin sahip olmasý gereken uluslararasý sertifikalar çok net þekilde tanýmlanmýþtý ve bu sertifikasyon ve kalifikasyona sahip olmayan personeller kesinlikle çalýþtýrýlmýyordu, sertifikasý olanlarda Ýþ sahibi þirket tarafýndan teste tabi tutuluyordu. Bu sertifikalarýn edinilmesi için yine uluslararasý deneyimlere dayanarak geliþtirilmiþ standartlar konusunda ciddi bir bilgiye sahip olmak gerekiyor. Türkiye’nin son yýllardaki en büyük yatýrýmlarýndan olan bir Rafineri projesinde kalite kontrol yapan personeller ise sertifikaya sahip olmayý bir yana býrakýn, iþin hangi standartlara göre yapýldýðýný bile bilmiyordu. Bu projede iþin sahibi firma yüklenicilerine böyle bir personel bulundurma þartý getirmemiþti ve yüklenici de doðal olarak daha fazla para ödememek için sertifikasyon sahibi bir tane bile mühendis iþe almamýþtý. Zaten bu tip sertifikalara ve uluslararasý standartlar konusunda bilgiye sahip mühendislerin hemen hemen tamamý yurtdýþýnda projelerinde çalýþýyorlar.

MORÝTANYA: Þu anda Moritanya’da bir proje yapýyoruz, filmlerimizde bile espri konusu olmuþ bir ülkede iþ yapmamýza raðmen 8 aydýr hala projelerin hazýrlanmasý aþamasýndayýz, inþaat kýsmýna yakýnda ancak baþlanabilecek. Bu tip bir proje bu kadar zamanda Türkiye’de testleriyle birlikte çoktan teslim edilirdi. Projenin Tunuslu müþavir firmasý çok ciddi bir deneyime sahip, her personelinin en az 3 dil konuþtuðu, deneyimle deðil, uluslararasý standartlarla ve teknik dokümanlarla konuþan bir ekipten oluþuyor. Anlayacaðýnýz iþ þansa veya þahýslarýn deneyimine býrakýlmýyor, Dünya’nýn her tarafýnda deneyimlenmiþ mühendislik temellerine göre þartlar oluþturulmuþ ve iþin içindeki bütün taraflar bunlara uyarak iþ yapmak zorundalar.

AFGANÝSTAN: Türkiye’ye göre çok daha az geliþmiþ bir ülke olan Afganistan’da en fazla 500 m2 alana yapýlacak bir su rezervuarý projesinin mühendislik hesaplamalarý, çizimleri ve onaylarý için tam 1,5 sene çalýþtýk. Proje’nin Almanya’da bulunan müþaviri kullanýlacak en küçük bir cývatanýn bile hesabýný onaylamak için aylarca hesaplar yaptýrdý. Ýnþaatýn yapýlmasý esnasýnda uygulanacak en ufak bir iþlem için bile onlarca sayfalýk dokümanlar hazýrlayýp onaylatmak durumunda kaldýk ve sonrasýnda iþe baþlayabildik. Proje esnasýnda bu durum bizi çok germiþ olsa da proje tamamlandýktan sonra herkes vicdanen çok rahattý.

MÜHENDÝSLER USTANIN BÝLGÝSÝNE GÜVENEREK ÝLERLÝYOR

Mataracý, bahsettiði uluslararasý standartlara benzer hiçbir standardýn Türkiye’de geliþtirilememiþ olmasýna dikkat çekerek, “Örneðin Amerika’da ASME (Amerikan Makina Mühendisleri Odasý), ASCE (Amerikan Ýnþaat Mühendisleri Odasý) gibi kurumlarýn inþaat projelerinde kullanýlacak en ufak bir malzeme veya en ufak bir yöntem için bile prosedürleri var, Türkiye’de ise mühendisler ustalarýn bilgilerine güvendikleri zaman saha ziyareti bile yapmadan iþleri tamamlýyorlar, müteahhit firmalar ise sadece kar/zarar hesabýný yapmakla meþguller” ifadelerini kullanýyor.


ÝNGÝLÝZCE BÝLEN MÜHENDÝS NEREDEYSE YOK!

Türkiye’nin Avrupa Birliði standartlarýna uyum çabasýnda olduðunu belirten uluslararasý mühendis Erhan Mataracý, “Bu standartlarla ilgili TSE’nin yaptýðý tek iþ Ýngiltere, Almanya, Fransa gibi ülkelerde hazýrlanan standartlarýn Türkçe’ye tercüme edilmesi, bir standardýn tercümesi en az 1 yýl sürüyor ve defalarca çeviri hatalarýna rastladýk, üstelik bu hatalar kelime hatalarý deðil. Yapýlan iþin kalitesini direkt olarak etkileyecek teknik hatalar” bilgisini vererek korkunç ihmallerin kaçýnýlmaz olduðunu söylüyor.

“Bu hatalarý fark eden mühendisler yabancý standartlarý takip ederek iþ yapýyorlar” diyen Mataracý þu bilgiyi de ekleyerek; “Ama maalesef Türkiye’de yabancý dil bilen mühendis sayýsý çok çok az. Þu ana dek 10’dan fazla ülkede iþ yaptým, Ýngilizce bilmeyen mühendislere Türkiye’den baþka hiçbir yerde rastlamadým” diyor.

MÜHENDÝS VE MÝMAR ODALARI SÝYASETLE ÝLGÝLENÝYOR

Ülkemizdeki mimar ve mühendislik odalarýnda siyasi rekabetin hakim olduðunun altýný çizen Mataracý, “Bu kurumlarda normalde mühendislik geliþmeleri, yeni metodlar üzerinde tartýþmalar yapýlmasý gerekirken, yeni gelecek yönetimin hangi siyasi kanattan olacaðýndan baþka bir konu tartýþýlmýyor. Ýlgilenilmesi gereken alanda özgün çalýþmalar, yeni deneyimler hiç tartýþýlmýyor bile. Ülkemizin yaþadýðý deprem felaketi gösteriyor ki bu kurumlarýn esas yapmasý gereken çalýþmalar siyasetin çok çok üzerinde önemli konular” olduðuna dikkat çekiyor.

RÜÞVET ÇARKI

Mataracý birçok projenin rüþvet çarkýyla tamamlandýðýný ise þu sözlerle aktarýyor;

“Ýþin ekonomik boyutu ise bambaþka bir konu, kontrol kuruluþlarýnda çalýþan personellerin, belediyelerde sorumlu kiþilerin hediyeler karþýlýðýnda veya tanýdýklar vasýtasýyla her þeyi çözmesi bütün Türkiye’nin bildiði en acý gerçek.”

PEKÝ ÇÖZÜM NE?

Ýnþaat risklerine dünyanýn en geliþmemiþ ülkelerinde bile uygulanan çözümleri olduðunu belirten Mataracý, “Ýþ yapmayý bilmeyen þirketler, teknik bilgisi çok az olan veya hiç olmayan mimarlar/mühendisler, kontrol kuruluþlarýnýn eksikliði ve teknik yetersizlikleri, parayla satýlan evraklar, parayla satýlan iþ deneyim belgeleri, ücretlerin yetersizliði, bir tane bile yabancý dil bilmeyen ve uluslararasý arasý hiçbir yayýný takip edemeyecek teknik personeller gibi sayýsýz sorunumuz var. Problemin kaynaðý ekonomi ve eðitime gidiyor. Evet bazý müteahhitler kasýtlý olarak kusurlu yapý inþa etmiþ olabilirler ama bu risklerin de Dünya’nýn en geliþmemiþ ülkelerinde bile uygulanan çözümleri var” ifadeleriyle sözlerini noktalýyor.

Yorumlar

Top